top of page
  • Black Facebook Icon
  • Black YouTube Icon
  • Black Instagram Icon

SEVGÄ°, DOSTLUK VE KARDEÅžLÄ°K

                                                                              SEVMEK VE SEVÄ°LMEK BÄ°R Ä°HTÄ°YAÇTIR

​

     Ä°nsan, maddi ve manevi yönü olan bir varlıktır.Bu sebeple de onun hem maddi hem de manevi ihtiyaçları vardır. Yemek, içmek, giyinmek, barınmak vb. insanın maddi ihtiyaçlarındandır. Yalnızca maddi ihtiyaçlarını karşılamak onun mutlu olması için yeterli deÄŸildir.Bunun yanı sıra insanın manevi ihtiyaçlarının da karşılanması gerekir.Ä°nanmak,ibadet etmek,yüce bir varlığa sığınmak,baÄŸlanmak,güvenmek vb. de insanın manevi ihtiyaçlarındandır.Manevi ihtiyaçların en önemlilerinden biri de sevgidir.Ä°nsanın,mutlu olabilmek için sevmeye ve sevilmeye ihtiyacı vardır.Sevmeyen, baÅŸkaları tarafından sevilmeyen insan ne kadar varlıklı ve saÄŸlıklı olursa olsun mutsuz, huzursuz olur. 

      

​

         SEVGÄ°

     insanı bir kimseye ya da ÅŸeye karşı yakın ilgi ve baÄŸlılık göstermeye yönelten içsel duygu, sevme duygusu. Sevgi, kiÅŸiyi bir ÅŸeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi ve baÄŸlılık göstermeye yönelten duygudur. Sevmek ve sevilmek, insanda yaratılıştan vardır. Yeni doÄŸan bir bebeÄŸin annesine ve çevresindekilere yakınlık duyması bunun bir göstergesidir.

Sevginin yaÅŸamımızda önemli bir yeri vardır. Hepimiz sevmek, sevilmek ve ilgi görmekten hoÅŸlanırız. Sadece biz insanlar deÄŸil, çiçekler ve hayvanlar da sevgiyle büyür ve geliÅŸir. Sevmek ve sevilmek, insanların yaÅŸama daha iyimser bakmalarını ve mutlu olmalarını saÄŸlar.

Peygamberimiz Hz. Muhammed de cennete giden yolun sevgiden geçtiÄŸini belirterek ÅŸöyle buyurmuÅŸtur: “Ä°man etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de tam iman etmiÅŸ olamazsınız...”

 

Sevdiklerimize sevgimizi deÄŸiÅŸik ÅŸekillerde gösteririz. KardeÅŸimizi öper, anne-babamıza sarılır, arkadaÅŸlarımıza gülümseriz. Annemiz, babamız, kardeÅŸlerimiz ve arkadaÅŸlarımız tarafından sevilmek hoÅŸumuza gider. Bundan mutluluk duyarız. Biz de sevdiklerimizin üzülmesini istemeyiz.

Sevgiyi dostluk ve kardeÅŸliÄŸin temeli olarak gören Atatürk bu konuda ÅŸöyle demektedir: “Ä°nsanları mutlu edecek tek vasıta, onları birbirine yaklaÅŸtırarak, onlara birbirini sevdirerek, karşılıklı maddi ve manevi ihtiyaçlarını karşılamaya yarayan hareket ve enerjidir.”

Atatürk insan sevgisine önem vermiÅŸtir. Ä°nsanların kin ve nefretten uzaklaÅŸacak ÅŸekilde eÄŸitilmelerini istemiÅŸtir. Atatürk’ün barışa verdiÄŸi önemin temelinde de insan sevgisi yer alır. “Yurtta barış dünyada barış için çalışıyoruz.”2 sözüyle de evrensel barışa verdiÄŸi önemi belirtmiÅŸtir.

Hiçbirimiz sevgisiz bir ortamda bulunmak istemeyiz. Çünkü sevgi, hayatı anlamlı hâle getirir. Sevgi olmazsa hayat sıkıntı ve sorunlarla dolu bir hâl alır. Sevgiye ihtiyacı olmayan hiçbir varlık yoktur. Çünkü sevgi, tüm canlıların yaÅŸam kaynağıdır.

​

       SEVGÄ° ALLAH'IN BÄ°ZE VERDİĞİ BÄ°R NÄ°METTÄ°R

​

      Sevgi bir nimettir; çünkü kendimizi, ailemizi, diÄŸer insanları, hayvanları, vatanımızı ve yaratıcımızı sevgi sayesinde severiz. Sevgi baÅŸkalarına karşı anlayışlı olmamızı ve yardım etmemizi saÄŸlar. Kendisini seven insan kendisine karşı görev ve sorumluluklarını yerine getirir. Ä°nsanların dostça ve kardeÅŸçe iliÅŸkiler kurmaları sevgi sayesinde olur. 

Allah, varlıkları sadece yaratmakla kalmamış, yaÅŸamlarını saÄŸlıklı bir biçimde sürdürebilmeleri için her türlü imkânı da var etmiÅŸtir. ÖrneÄŸin, insanların ve diÄŸer canlıların beslenebilmeleri için çeÅŸit çeÅŸit ürünler yaratmıştır. Bu ürünlerin yetiÅŸebilmesi için de doÄŸaya devamlı bir canlılık vermiÅŸtir. YaÅŸayabilmemiz için havayı ve suyu yaratmıştır. Bütün bunlar, Allah’ın, yarattığı varlıkları sevdiÄŸini gösterir.

   Yüce Allah, sevgi duygusu vermemiÅŸ olsaydı, anne-babamız bizi sevmeseydi, saÄŸlıklı bir ÅŸekilde büyüyüp geliÅŸemezdik. Sevgi olmadan kardeÅŸlerimizle ve arkadaÅŸlarımızla iyi iliÅŸkiler ve dostluklar kuramazdık. Birlikte mutlu ve huzurlu olarak yaÅŸayabileceÄŸimiz topluluklar oluÅŸturamazdık.

     Allah'ın verdiÄŸi sevgi nimeti sayesinde kendimizi, anne-babamızı, diÄŸer insanları, çevreyi, doÄŸayı, vatanımızı ve Yaratıcımızı severiz. Kendimiz, çevremiz ve yaÅŸamla daha barışık duruma geliriz. Sevgi sayesinde ailemizle, arkadaÅŸlarımızla birlikte olmaktan zevk alır, mutluluk duyarız. DoÄŸayı ve canlıları sever, onları koruruz. Tüm varlıklarla olan iliÅŸkilerimizi sevgiyle kurar ve güçlendiririz. Bütün bu nedenlerden dolayı sevgi duygusunu yaratıp bizlere verdiÄŸi için Allah'a teÅŸekkür etmeliyiz.

   Sevgi nimeti Kur’an-ı Kerim’in bir ayetinde ÅŸöyle belirtilir: “... Aranızda sevgi ve ÅŸefkati var etmiÅŸ olması, onun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir...” 

​

        ALLAH YARATTIKLARINI SEVER

   

        Allah yarattıklarını sever. ÖrneÄŸin,

       Allah, evreni ve içinde bulunan varlıkların hepsini en güzel bir ÅŸekilde yaratmıştır. Sevmeseydi yaratmazdı veya güzel yaratmazdı. Bizim yaÅŸamımızı devam ettirebilmemiz için gerekli olan her ÅŸeyi yaratmıştır. Allah'ın verdiÄŸi nimetlerle yaÅŸamımızı devam ettirmekteyiz. Allah'ın, yarattıklarını sevdiÄŸini bildiren güzel isimleri vardır. Bunların içinde en çok bilinenleri “Rahman” ve “Rahim” isimleridir. Bu iki isim seven, koruyan, esirgeyen, bağışlayan ve acıyan anlamlarına gelir. Bu isimlerin dışında Allah'ın sevgi ve rahmetini ifade eden daha birçok ismi vardır. Sevmek, Allah'ın özelliklerindendir. Yarattıklarına sevme duygusunu vermesi de bunun bir göstergesidir.

      Ä°nsanların ve diÄŸer canlıların birbirini sevmesi de Allah'ın yarattıklarını sevdiÄŸini gösterir. Çünkü sevgi duygusunu yarattıklarına veren yüce Allah’tır. Canlılar, dayanılması zor olan birçok duruma sevgi sayesinde göÄŸüs gererler. Bizleri yetiÅŸtirirken anne-babalarımızın pek çok zorluÄŸa katlanıp göÄŸüs germesi, bize olan sevgilerinin bir göstergesidir.

       Allah'ın bize olan sevgisini kazanmamız, iyi insan olmamıza baÄŸlıdır. Allah kendisine inananları, iyi ve yararlı iÅŸler yapanları daha çok sever. Kur’an-ı Kerim’de, “...Allah, iyilik edenleri sever.” buyrulmuÅŸtur. Allah'ın insanlara iyilik ve doÄŸruyu açıklamak için gönderdiÄŸi peygamberler de insanları Allah'a inanmaya ve yararlı iÅŸler yapmaya çağırmışlardır. Peygamberler bizzat kendileri ahlaklı ve erdemli davranışlarda bulunarak bizlere örnek olmuÅŸlardır. Tüm varlıkların sevilmesi gerektiÄŸini, kendileri yaÅŸayarak insanlara göstermiÅŸlerdir. Peygamberimiz de canlılara zarar verecek davranışlarda bulunmamış, bulunanlara da karşı çıkmıştır. Tüm canlılara iyi davranmanın sevap olacağını bildirmiÅŸtir.  

​

       DOSTLUK VE KARDEÅžLİĞİN TEMELÄ° SEVGÄ°DÄ°R

​

      Ä°nsan sevdiÄŸi kiÅŸinin iyiliÄŸini kendi iyiliÄŸinden bile öne alabilir ve bu uÄŸurda her türlü zorluÄŸa katlanabilir. Annenin çocuÄŸuna duyduÄŸu sevgi bunun en güzel örneÄŸidir. Ama sevgi olmaksızın fedakarlıkta bulunmak kolay deÄŸildir. Sevemeyenler dostça, kardeÅŸçe iliÅŸkiler kuramazlar. “Müminler ancak kardeÅŸtirler, Ey Allah'ın kulları kardeÅŸ olunuz.” (Hucurat suresi / 10) “Hiçbiriniz kendisi için arzu ettiÄŸini kardeÅŸi için de arzu etmedikçe iman etmiÅŸ olmaz”      (Buharı, Ä°man, l) 

    Ä°nsanlarla dost olmak, sırlarımızı paylaÅŸmak, iyi ve kötü günlerimizde birlikte olmak arzusu, içimizde vardır. Sıkıntılarımızı, üzüntülerimizi ve dertlerimizi dostlarımıza açar, mutluluklarımızı da dostlarımızla paylaşırız.

       Ä°nsan sıkıntılı zamanlarında veya bir kötü durumla karşılaÅŸtığında kendisini teselli edecek, sıkıntısına ortak olacak birisini arar. Mutlu ve sevinçli anlarında, güzel ve baÅŸarılı iÅŸlerinde kendisiyle birlikte olacak, bu güzelliÄŸi kendisiyle paylaÅŸacak bir dosta ihtiyaç duyar.

      Sevgi sayesinde çiçekleri, kuÅŸları ve tüm doÄŸayı koruruz. Sahip olduÄŸumuz iyilik ve güzellikleri sevgi sayesinde diÄŸer varlıklarla paylaşırız. Mesela, her birimizin evinde kedi, köpek ve kuÅŸ gibi canlılar bulunabilir. Bu canlıların yemlerini ve sularını zamanında düzenli olarak veririz. Çünkü onları severiz. Nitekim Hz. Ali “(Allah’ın yarattıklarına) merhamet et ki, (Allah tarafından da) sana merhamet edilsin.” diyerek canlılara iyi davranmamızı öÄŸütlemiÅŸtir. Cafer-i Sadık da bir kediyi susuz bırakarak onun ölümüne neden olan bir kadının Allah’ın azabına uÄŸrayacağını söylemiÅŸtir.

      Bahçemizdeki aÄŸacı ya da saksıdaki bir çiçeÄŸi sulayıp bakımlarını yapmaya özen gösteririz. Hasta bir insanı iyileÅŸtirmeye çalışmak, onu tedavi etmek, gerektiÄŸinde ona kan vererek hayatta kalmasını saÄŸlamak da sevginin bir sonucudur. Bütün bunlar gösteriyor ki bir ÅŸeyi yapmak, meydana getirmek ve korumak, sevgiden kaynaklanmaktadır. Temeli sevgiye dayalı olan arkadaÅŸlık ve dostluklar daha uzun ömürlü, daha içtendir. Dostluklarımızın ve arkadaÅŸlıklarımızın kalıcı ve devamlı olabilmesi için onlara karşı güler yüzlü, hoÅŸgörülü ve affedici olmalıyız.

​

​

               Ä°SLAM DÄ°NÄ° DOSTÇA VE KARDEÅžÇE YAÅžAMAYI ÖÄžÜTLER

​

        Müslümanlar bir vücudun organları gibi olmalıdırlar. Vücudun bir organı rahatsızlanınca diÄŸerleri de rahatsızlanır. Aynı ÅŸekilde birimizin sıkıntısı hepimizin sıkıntısı olmalı ve birbirimize yardım etmeliyiz. Onların dertleriyle dertlenmeli ve üzüntülerini paylaÅŸmalıyız. Sevinçli günlerinde yalnız bırakmamalı, sevinçlerine ortak olarak daha mutlu olmalarını saÄŸlamalıyız. “Yaratılanı severiz, yaratandan ötürü.” (Yunus Emre)

        Ä°nsanlar, toplu hâlde yaÅŸamlarını sürdürürler. Toplumsal yaÅŸamın kendine özgü kuralları vardır. Bu kurallara uyulmazsa bireyler sıkıntı çeker, mutsuz olurlar. Ä°slam dini, mutlu ve huzurlu olmaları için insanların toplumda dostça ve kardeÅŸçe yaÅŸamalarını öÄŸütlemektedir. Ä°slam dininin bu öÄŸütlerinin başında insanların birbirlerini sevmeleri gelir. Peygamberimiz, “…Ey Allah'ın kulları kardeÅŸ olunuz…” buyurarak bu konuya dikkat çekmiÅŸtir. Bu sevginin bir göstergesi de kiÅŸilerin kendileri için istediklerini, baÅŸkaları için de istemeleri, kendileri için uygun görmedikleri bir davranışı da baÅŸkalarına yapmamalarıdır.

        Ä°slam dini arkadaÅŸlarımıza karşı iyi davranmamızı, güler yüzlü, anlayışlı ve hoÅŸgörülü olmamızı ister. Bize karşı yapılan herhangi bir olumsuz davranış karşısında hemen öfkelenip intikam almaya kalkmamızı, dostluÄŸumuzu bitirmemizi hoÅŸ görmez. Bunun yerine sabırlı ve hoÅŸgörülü davranmamızı öÄŸütler.

     Yüce dinimiz, verdiÄŸimiz sözleri yerine getirmeyi, özü-sözü bir, güvenilir insanlar olmamızı ister. DostluÄŸumuzun geliÅŸmesi de bunlara baÄŸlıdır. Bir ihtiyaçları olduÄŸu zaman dostlarımıza yardımcı olmayı, iyi ve güzel anlarında olduÄŸu gibi acı ve zorluklarını da paylaÅŸmamızı öÄŸütler. Dinimiz, yoksullara, kimsesizlere, yolda kalmışlara, evi barkı olmayanlara da yardım etmeyi bir insanlık görevi saymıştır.

     Ä°slam dini, insanların birbirlerinin canlarına ve mallarına karşı haksızlık yapmalarını kesinlikle yasaklar. Birbirlerine karşı kötü davranışlarda bulunmalarını, yalan söylemelerini, sahtekarlık yapmalarını, birbirlerini aldatmalarını da günah sayar. Ayrıca kendisini herkesten üstün görmek, baÅŸkalarını küçümsemek, kötü ve aÅŸağılayıcı sözler söylemek de yasaklanmıştır. Ä°slam dini, insanların birbirlerini üzmeden, kırmadan birbirlerinin haklarına saygılı olarak mutlu, huzurlu ve barış içinde yaÅŸamalarını ister.

​

 

      
 

​

   

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

bottom of page